

Wharton'da bir tarih, bir ekonomi değil, profesöründen öğrendiğim bana anlamlı gelen yegane kuraldı. "Korku," derdi, "korku evrendeki en değerli metadır." Bu beni çok etkiledi. "Televizyonu aç," derdi. "Ne görüyorsun? Kendi ürünlerini satan insanlar mı? Hayır. Onların ürünleri olmaksızın yaşamak zorunda kalma korkusunu satan insanlar." Kahretsin, adam haklı. Yaşlanma korkusu, yalnızlık korkusu, fakirlik korkusu, başarısızlık korkusu. Korku sahip olduğumuz en temel duygudur. Korku ilkeldir. Korku satar.
Max Brooks, World War Z: An Oral History of the Zombie War
İnsan olarak korkuya olan bir zaafımız var. Korkuyu satın almaya eğilimliyiz. Belki bu yüzden olacak kötü haberler medyada her zaman için daha fazla ilgi topluyor. Felaket habercileri umut ve çözüm satanlardan daha fazla şöhrete sahip oluyor.
Çok sayıda kıymetli ekonomistimiz var. Mahfi Eğilmez, Atilla Yeşilada, Özgür Demirtaş, Emin Çapa bunlardan hemen akla gelen sadece birkaçı. Hepsi de takip edilesi, sözlerine kulak verilmesi gereken insanlar şüphesiz. Yalnız, ülke ekonomisinin açık bir şekilde iyi seyir etmediği ve karamsarlığın hakim olduğu böyle bir dönemde bu hocalarımızı biraz daha az dinlemek gerekir diye düşünüyorum. Niye mi? Örneğin, (bu yazıya da ilham kaynağı olan) Atilla Yeşilada'nın kendi Youtube kanalında yayınladığı ülkemizin bugünkü ekonomik durumunu ve gelecek beklentilerini anlattığı bir videoya denk geldiniz diyelim. Yandınız! Keşke denk gelmeseydiniz diyeceğim. Çünkü gerçekten çok moral bozucu. Diğer başka ekonomistler de aynı korkuları satıyorlar ve doğamız gereği bu korkuları satın almak zorunda kalıyoruz. Bu hocaları dinleyen bir KOBİ sahibi bırakın işletmesine ufacık bir yatırım yapmayı veya mevcut işlerine odaklanmayı, her şeyi bırakmayı, pes etmeyi düşünür. İnsanlar ekonomistlerin bu yorumlarını dinledikçe daha da karamsarlaşıyorlar ve pasifleşiyorlar. Bu değerli hocaları ancak sınırlı bir dozajda dinlemeli ve onları umut verici, bizi proaktif olmaya iten başka kaynaklarla dengelemeliyiz.Krizmiş, durgunlukmuş farketmez. (Amerikan) Ekonomi(sin)de 19 trilyon dolar var. Bundan sen de bir parça alabilirsin.
James Altucher
İnsanlar ekonomistlerin makro ve uluslararası ekonomi penceresinden yaptıkları karamsar yorumları dinleyince korkuyor ve pasifleşiyor; B2B'de faaliyet gösteren bir KOBİ patronu, mevcut ihracat müşteri portföyüne sadece birkaç müşteri daha ekleyerek çıkacağı bir türbülansı sanki bir kıyamet gibi görmeye başlıyor.
James Altucher'in sözünü hatırlayalım. Krizmiş, durgunlukmuş, fark etmez. Hayat devam ediyor. İnsanlar sizin ürettiğiniz deterjana, sabuna, ayakkabıya, çantaya, t-shirte yine ihtiyaç duyacaklar. İhtiyaçlar ortadan kalkmıyor.Kabul ederek, https://disticaretnet.com/ dışındaki bir üçüncü tarafça sağlanan bir hizmete erişeceksiniz.
Türkiye'nin Dış Ticaret Platformu