Napoleon Hill’den Amaç Belirlemenin Gücü Üzerine

"Lütfen söyler misiniz, buradan hangi yöne gitmeliyim?"
"Bu senin nereye ulaşmak istediğine bağlı." dedi kedi.
"Neresi olduğu çok önemli değil." dedi Alice
"O zaman hangi yöne gideceğinin de bir önemi yok." diye yanıtladı kedi.

Lewis Carroll, Alice Harikalar Diyarında

Amaç belirlemek size yaşadığınızı hissettiren bir şeydir. Gideceğiniz yeri bilerek yürürsünüz. Beyniniz, ruhunuz ve tüm evren bu amacınıza ulaşmanız için size adeta hizmet eder. Dikkatinizi ve enerjinizi yoğunlaştırabilirsiniz ve sonuçta bu bir güç doğurur. 

Napoleon Hill'in bu konuyu detaylı bir şekilde işlemiş olması boşuna değildir. Onun "The Law of Success" isimli eserini okurken amaç belirleme ile ilgili bazı pasajları çevirmiştim. Aşağıda bu pasajları paylaşıyor olacağım.

• Hiç durup düşündünüz mü, çoğu insan kesin bir amacı veya planı olmadan okulu bitirir, iş bulur veya bir ticarete veya mesleğe girer? Dünyadaki yetişkin nüfusun yüzde 95'inin kendine uygun nişleri bulamadıkları için başarısız olan kadın ve erkeklerden oluşması modern bir trajedi değilse nedir?
  
• Eğer başarı güce bağlıysa ve güç ise organize edilmiş çaba ise ve organizasyon yönetiminin ilk adımı kesin bir amaç ise, o zaman biri böyle bir amacın neden çok gerekli olduğunu kolayca görebilir.
  
• Bir kişi hayattaki kesin amacını bulana kadar enerjisini israf eder ve düşüncelerini birçok konu üzerinde dağıtır ve öyle çok farklı yönlere dağıtır ki onlar güce götürmezler, fakat kararsızlığa ve zayıflığa götürürler.
  
• Andrew Carnegie'nin tavsiyesi: "Bütün yumurtalarını bir sepete koy ve kimse onun üzerine basmasın diye de sepeti gözle." Bu tavsiyeyle elbette o yan alanlara kendimizi vererek enerjimizi israf etmemeliyiz demek istiyor. Carnegie güvenilir bir ekonomistti ve çoğu insanın bir şeyin iyi yapılması için enerjilerini kontrol edip yönelttikleri taktirde iyi iş çıkaracaklarını biliyordu.
  
• Kendi alanlarında sıra dışı başarı gerçekleştirmiş yüzden fazla kadın ve erkeğin iş felsefelerinin dikkatli bir gözlemi bu kişilerin her birinin kesin ve hızlı karar sahibi insanlar olduğu gerçeğini ortaya çıkarmıştır.
  
• Kesin bir amaç ile çalışma alışkanlığı sizdeki hızlı karar verme alışkanlığını besleyecektir ve bu alışkanlık yaptığınız her işte yardımınıza gelecektir.
  
• Dahası, kesin bir öncül amaç ile çalışma alışkanlığı, verilmiş bir göreve tamamen hakim olana dek tüm dikkatinizi o göreve toplamanıza yardımcı olacaktır.
  
• Çabanın bir yerde toplanması ve kesin bir öncül amaçla çalışma alışkanlığı daima birlikte bulunur ve başarının iki vazgeçilmez faktörüdür. Biri diğerine götürür.
  
• Hayatta kesin bir öncül amaç seçmenin ekonomik olduğu kadar psikolojik bir nedeni de vardır. Dikkatimizi sorunun psikolojik yönüne adayalım. Bir kişinin eylemlerinin daima onun baskın düşünceleriyle uyumlu olması kabul görmüş bir psikoloji prensibidir.
  
• Gerçekleştirme kararlılığıyla akıla bilinçli olarak yerleştirilmiş ve orada tutulmuş herhangi bir kesin öncül amaç bu amacın başarılmasına yönelik bedenin fiziki eylemlerini otomatik olarak etkileyene dek sonunda tüm alt-bilinci doldurur.
  
• Hayattaki kesin öncül amaç bilinçli bir dikkatle seçilmelidir ve seçildikten sonra da yazılmalı ve en azından günde bir kere görebileceğiniz bir yere yerleştirilmelidir, ki bunun psikolojik etkisi bu amacı bilinçaltına öyle güçlüce yazacaktır ki, sonunda bilinç altınız bu amacı bir kod veya gen olarak kabul edip o amacın başarılmasına yönelik, adım adım, hayattaki aktivitelerinizi kontrol edecek ve sizi yönlendirecektir.
  
• Bütün büyük liderler liderliklerini kesin bir baskın amaç üzerine temellendirirler. Takipçiler liderlerinin bu amacı destekleyecek cesarete sahip kesin öncül hedefleri olan bir lider olduğunu bilirlerse gönüllü takipçi olurlar. Asi bir at bile kesin bir amacı olan bir sürücü dizginleri tuttuğu vakit bunu bilir ve o sürücüye itaat eder. Kesin bir amacı olan bir adam kalabalıklar içinden geçmeye başladığı vakit herkes kenara çekilir, fakat o adamın tereddüt ettiğini ve eylemleriyle hangi yöne gitmek istediğinden emin olmadığını düşünün, kalabalık onun üzerine gelecek ve yolunda azıcık ilerlemesine bile izin vermeyecektir.
  
• Her ne istiyorsanız, eğer yeterli yoğunlukta istiyor ve istemeye devam ediyorsanız elde edebilirsiniz. Sadece bir şeyi "dilemek"le elde edeceğinize GERÇEKTEN İNANMAK arasında bir fark vardır. Bu farkı anlamamak milyonlarca insan için başarısızlık demekti. Hayatın her yönünde "yapanlar" "inananlar"dır. Kesin öncül amaçlarını başaracaklarına inananlar imkansız kelimesini tanımazlar. Ne de geçici başarısızlığı kabul ederler. Onlar başaracaklarını BİLİRLER, ve eğer bir plan başarısız olursa onu diğer bir planla değiştirirler.